Beş asırlık gelenek devam ediyor, Sünbül Efendi’de aşûre kaynıyor...
Sünbül Efendi Tekkesi’ne “İstanbul’un Kerbela’sı” denilmiştir zira Hazret-i Hüseyin’in (ra) kızları Hazret-i Fâtıma ve Hazret-i Sâkine’nin (r.anhüma) kabirleri buradadır. “Çifte Sultanlar” olarak da bilinen Hazret-i Fâtıma ve Hazret-i Sâkine’nin kabirleri Sünbül Efendi Tekkesi’ne komşu olduğundan; İstanbul’un fethinden günümüze kadar 10 Muharrem’de Sünbül Sinan Tekkesi’nde Kerbela şehitleri ve Hazret-i Hüseyin (ra) Efendimiz’e mevlîd-i şerîf ve duâ merâsimi tertip edilmektedir.
Sünbül Sinan Âsitanesi; İstanbul’un en eski tekkelerinden biri olduğu ve “Merkez Tekke” kabul edildiği için Muharrem ayında ilk aşûre Sünbül Efendi Tekkesi’nde kaynatılmaktadır. 9 Muharrem günü tevhidler, salât-ü selâmlar, ilahiler ve duâlarla kaynatılan Aşûre, bir gün dinlendirildikten sonra 10 Muharrem günü halka dağıtılmaktadır.
Kerbela şehitleri için Sünbül Efendi Tekkesi’nde “aşûre kaynatılması” geleneği tekke ve zaviyelerin kapatılmasının ardından bir süre kesintiye uğramış, İnsan ve İrfan Vakfı’nın yürüttüğü çalışmalar neticesinde bu gelenek aslına uygun şekilde yeniden ihyâ edilmiştir.
Muharrem ayında Sünbül Efendi Merkez Tekkesi başka bir heyecana bürünürdü. Harlanmış kazanlarda pişen aşûrelerin karıştırıldığı muhteşem tabloyu tevhîd, ilahi ve duâlar tamamlardı. Kerbela Şehitleri’nin ruhuna aşûre kaynatma geleneğine yeniden sahip çıkan İnsan ve İrfan Vakfı; 10 Muharrem'de dağıtılmak üzere 9 Muharrem (27 Temmuz 2023 Perşembe günü) aynı usûlle Muharrem aşı pişirmek için ocağı uyandıracak. Kerbela Şehitleri’nin ruhuna aşûre kaynatma geleneğinin aslına uygun şekilde sürdürüldüğü döneme şahit olan insanlara ulaşarak bütün detayları kayıt altına alan İnsan ve İrfan Vakfı, buğdayların yıkanmasından, malzemeler kazana atılırken yapılacak duâlara , aşûre kaynatan kişilerin kıyafetinden, okunacak ilahi ve mersiyelere kadar her şeyi titizlikle hazırlayarak bu geleneği ihyâ edecek. Kur’an tilâveti, şifa ayetleri, mersiyeler, zikirler ve duâlarla İstanbul halkı aşûrenin kaynamasına Ehl-i Beyt muhabbetiyle şahit olacaklar.
89 yıllık aradan sonra aynı ruh, İnsan ve İrfan Vakfı çatısı altında hayat bulmaya devam ediyor. Birçok farklı tanenin bir araya gelerek kaynadığı aşûre; bu yıl da farklı gönülleri Ehl-i Beyt muhabbetiyle buluşturup, birlik ve beraberlik ruhunu yaşatacak. Misafirlerimizi “birlik ve beraberlik ruhu” ile aşımızın kaynayacağı bu tarihi günde aramızda görmek ümidiyle…